Yaklaşık beş sene önce Twitter isimli sosyal medya uygulamasında oluşturduğum Şeref Düzyatanlar karakteriyle Anadolu mizahı yazmaktaydım. Amacım; insanların gündelik streslerini atacağı, sıkıntılarını biraz olsa unutup gülüp eğleneceği bir sayfa yazmaktı ve nihayetinde öyle de oldu.
Bu süreçte, iki farklı Şeref tasarladım. Biri; tarih içinde gezen, tarihe mâl olmuş isimlerle arkadaşlık eden Şeref. Diğeri ise Tokat Sulusokak’ta doğmuş orada yaşayan bir ailenin evladı olan Şeref. Sadece insanları rahatlatabilmek ve gülümsetebilmek için açtığım sayfa bugün yüz binlerin okuduğu buluşma noktası hâline geldi. Tabii böyle olunca da işin rengi değişti.
Ve ilk Kitabım olan “Ecnebi- Şeref’in Doğuşu”, İki Bin On Dokuz Mayıs ayında okuyucu ile buluştu. Çıktığında satış listelerinde ilk onda yer alan ve okuyucu tarafından çok beğenilen kitabımla roman yazma deneyimini de edinmiş oldum.
Gönül okuyucunun çok beğendiği kitabın devamını getirebilmeyi çok isterdi lakin şartlar malum. Sürekli ertelendiği için hayırlısıyla bir gün çıkar elbet, diyorum. Tabii bu süre zarfı içerisinde sizlerden uzak kalmamak için Haziran İki Bin Yirmiden itibaren Anadolu’nun gerçek hikâyelerini Oda Tv “Ateş Başı” köşemde yazmaya başladım.
Burayı da haftalık çerez tadında komik hikâyelerle donattım. Zaman geçtikçe işin boyutu git gide daha da değişiyor. Okuyucu daha fazla okumak istediğini dile getirince insan kendi hayatından feragat ediyor. Zamanım oldukça günlük kısa hikâyeler, yaşanmış olan gülünç anı ve olaylardan bahsedip hepsini burada yazacağım.
Bu sayfada, okuyucunun keyif dolu zaman geçirmesini istiyorum. İstediğim olumlu dönüş ve tepkileri aldığımda da mizah yazan arkadaşlarımı sayfamda misafir olarak ağırlamaktan dolayı onur ve mutluluk duyacağımın da altını çizerim.
Kimsenin desteğini almadan sayfayı buralara getirdim diye herkes öyle yapsın düşüncesiyle var olan insanlardan ve bu dünyaya o gözle bakanlardan değilim. Dileğim; yeni kalemler seslerini benim sayemde duyurup okuyucuya keyifli hikâyeler yazıp, gülmesini, eğlenmesini sağlaması. İlk kitabım çıktığında da söylemiştim burada da tekrar edeyim öyleyse.
“İnsan, sevdiğini önce Allah’a sonra sevdiklerine teslim edermiş. Ben de kitabı sizlere emanet ettim, sayfa da size emanet.”
“Haydi, Bismillah!” diyerek başlayalım ve sizlere gülüp eğleneceğiniz bir sayfa yapmak için kolları sıvayalım.
Herkese merhaba arkadaşlar, sayfama hoş geldiniz
Bu süreçte, iki farklı Şeref tasarladım. Biri; tarih içinde gezen, tarihe mâl olmuş isimlerle arkadaşlık eden Şeref. Diğeri ise Tokat Sulusokak’ta doğmuş orada yaşayan bir ailenin evladı olan Şeref. Sadece insanları rahatlatabilmek ve gülümsetebilmek için açtığım sayfa bugün yüz binlerin okuduğu buluşma noktası hâline geldi. Tabii böyle olunca da işin rengi değişti.
Ve ilk Kitabım olan “Ecnebi- Şeref’in Doğuşu”, İki Bin On Dokuz Mayıs ayında okuyucu ile buluştu. Çıktığında satış listelerinde ilk onda yer alan ve okuyucu tarafından çok beğenilen kitabımla roman yazma deneyimini de edinmiş oldum.
Gönül okuyucunun çok beğendiği kitabın devamını getirebilmeyi çok isterdi lakin şartlar malum. Sürekli ertelendiği için hayırlısıyla bir gün çıkar elbet, diyorum. Tabii bu süre zarfı içerisinde sizlerden uzak kalmamak için Haziran İki Bin Yirmiden itibaren Anadolu’nun gerçek hikâyelerini Oda Tv “Ateş Başı” köşemde yazmaya başladım.
Burayı da haftalık çerez tadında komik hikâyelerle donattım. Zaman geçtikçe işin boyutu git gide daha da değişiyor. Okuyucu daha fazla okumak istediğini dile getirince insan kendi hayatından feragat ediyor. Zamanım oldukça günlük kısa hikâyeler, yaşanmış olan gülünç anı ve olaylardan bahsedip hepsini burada yazacağım.
Bu sayfada, okuyucunun keyif dolu zaman geçirmesini istiyorum. İstediğim olumlu dönüş ve tepkileri aldığımda da mizah yazan arkadaşlarımı sayfamda misafir olarak ağırlamaktan dolayı onur ve mutluluk duyacağımın da altını çizerim.
Kimsenin desteğini almadan sayfayı buralara getirdim diye herkes öyle yapsın düşüncesiyle var olan insanlardan ve bu dünyaya o gözle bakanlardan değilim. Dileğim; yeni kalemler seslerini benim sayemde duyurup okuyucuya keyifli hikâyeler yazıp, gülmesini, eğlenmesini sağlaması. İlk kitabım çıktığında da söylemiştim burada da tekrar edeyim öyleyse.
“İnsan, sevdiğini önce Allah’a sonra sevdiklerine teslim edermiş. Ben de kitabı sizlere emanet ettim, sayfa da size emanet.”
“Haydi, Bismillah!” diyerek başlayalım ve sizlere gülüp eğleneceğiniz bir sayfa yapmak için kolları sıvayalım.
Herkese merhaba arkadaşlar, sayfama hoş geldiniz
Show More